PİSA yani Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı. Eğitim camiası ve veliler PİSA hakkında konuşuyor çünki Türkiye' nin sonuçları maalesef pek iç açıcı değil. Ne yazık ki OECD ülkeleri ortalamasının altında sonuçlara sahibiz.
Okuma, matematik ve fen becerilerini gösteren bu testin sonuçlarına göre Türkiye, 65 ülke arasında 40 'lı sıralarda. İşin hazin yanı ise yıllar içinde sonuçlarımızı ülke olarak ne yazık ki neredeyse hiç artıramamışız. Yani eğitim sistemimizi iyileştiremiyor, eksiklerimizi göremiyor ve düzeltmeye çalışmıyoruz. Bu sonuçlara sadece sayısal değerler olarak bakmamalıyız. İşin ucunda en değerli varlıklarımız, çocuklarımız var. Bu sayısal sonuçlar onların hayatını nasıl etkiliyor konuya bu açıdan bakmazsak hiçbirşeyi değiştiremeyiz.
Yıllardır yapılan bu testin ülke olarak birincisi kim ve nasıl bir eğitim sistemine sahipler? Belki konuya burdan bakarak işe başlamakta fayda olabilir. PİSA testlerinin birincisi Finlandiya' nın eğitim sistemine yakından bakalım. Gerçekten aramızda uçurum var. Ve onların birinci, bizimse sonlarda olmamıza şaşırmamız gerekiyor. Finlandiya ile kendi ülkemizi kıyaslarak neden şaşırmadığımı paylaşmaya başlayayım.
Madde 1- Finler, okuma becerileri, matematik ve fen okur yazarlığına verdikleri önem kadar sosyal bilimler, görsel sanatlar ve spora da önem veriyorlar.
İlkokul ve anaokulda Fin öğrenciler oyun oynayarak ve zevk alarak öğreniyor. Fin eğitim sistemi, matematik ve fen gibi soyut kavramaları öğrenmenin yolunun müzik, drama ve spor uygulamalarından geçtiğine inanıyor.
Bizim ülkemizde ise özel okullar dışında müzik, drama ve spora ağırlık verilmiyor. Kaldı ki her özel okulda da bu imkanlar sonsuz ve eşit değil.
Madde 2- Okula başlama yaşı 7. Ayrıca bütün Fin öğrenciler okula kendileri gidip geliyor. Servis yada veli desteği kesinlikle yok.
Biz çocuklarımızı okula kendi başlarına gönderebilir miyiz? Gerek güvenlik, gerekse ulaşım vs gibi konular sebebiyle bu bizim ülkemizde pek mümkün görünmüyor.
Madde 3- Fin eğitim müfredatı basit ve genel bir çerçeveden ibaret
Madde 4- Eğitimin ilk 6 yılında not yok. Öğrenciler notla değerlendirilmiyor. Herhangi bir sınav sistemine tabi değiller. Öğrenciler 16 yaşına geldiğinde ülke genelinde yapılan bir sınava katılıyorlar o kadar.
Biz de ise para verip göndereceğimiz özel anaokulları bile çocukları sınava alıyor. Şaka gibi. SBS ve üniversite giriş sınavı gibi sınavları yazmama bile gerek yok sanırım.
Madde 5- Fin öğretmenler günde ortalama 4 saat ders veriyor. Ayrıca haftada 2 saat mesleki gelişim eğitimlerine katılıyorlar.
Bizim öğretmenlerimiz gibi bitmek bilmez ders saatlariyle yıpranmıyor, gelişimlerine zaman ayırabiliyorlar.
Fin öğretmenlerin kesinlikle iş kaygıları yok. Eksiği olan öğretmenlere, eğitim ve kurslara katılarak bu eksiklerini tamamlamaları için fırsat tanınıyor.
Madde 6- Finlandiya' da teneffüs/ ders dışında geçirilen süre günlük 75 dakika. Bu zaman Amerika' da 27 dakikaya kadar düşüyor. Türkiye' de ise ortalama 45 dakika.
Madde 7- Tüm Fin öğretmenlerin master derecesi var. Öğretmenlik ülkedeki statüsü en yüksek mesleklerin başında geliyor.
Bu konu ülkemiz açısından ne yazık ki oldukça üzücü. Vaktiyle başöğretmenimiz Atatürk' e " milletvekili maaşlarına ne oranda zam yapalım Paşam " diye sormuşlar. Kendisi " öğretmen maaşını geçmesin " demiş. Ne yazık ki öğretmenlerimize tanınan bu maddi imkan bile o dönemlerde kalmış.
Madde 8- Finlandiya' da ödev yok. Çünki öğrenmenin yeri okuldur diye düşünüyorlar. Öğrenmede problem yaşayan öğrenciler olduğunda özel ilgi ve programlarla bu çocuklar destekleniyor.
Benim kızım ilkokul 1. Sınıf öğrencisi. Hergün sayfalarca okuma, yazma çalışması ve en az yarım saat yada 1 saatini alan matematik ödevleriyle boğuşuyor. Ödevinin olmadığı gün daha kapıdan girerken " yaşasın bugün ödev yok, özgürüm " diye bağırıyor. Kaldı ki benim kızım son derece öz disiplini yüksek, sorumluluk bilinci çok gelişmiş bir çocuk. Kızım diye demiyorum ama O bu kadar bunalıyorsa ödevler çok abartılı demektir gerçekten.
Madde 9- Spora çok önem veriyorlar. Ancak birbiriyle yarışacak takımları yok Finlerin. Çünki Fin kültüründe rekabet ve üstünlük değer verilen kavramlar değil.
Derin bir iç çekmek istiyorum. Bizim ülkemizde daha küçücük yaşlardan itibaren her çocuk bir yarış atı ne yazık ki.
Madde 10- Finlandiya' da özel okul yok. Zeka ve becerisi ne olursa olsun tüm çocuklar aynı sınıfta oluyor. Çünki Finler için eğitim demek herkes için eşit imkanlar sağlamak demek.
Ayrıca Finler için eğitim demek; kısa okul saatleri, bol spor, sanat, müzik, açık havada geçen uzun saatler, öğrenci mutluluğu, bireysellik ve demokrasi demek.
Bir gün çocuklarımızın özel ve devlet okulu ayrımı olmaksızın Fin çocuklar kadar iyi eğitim aldığı bir eğitim sistemine sahip oluruz umarım.
Ders almak, gelişmek ve geliştirmek dileğiyle...
- Posted using BlogPress from my iPhone
Location:New York,ABD
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder